Navbarı Gizle / Navbarı Göster

Ana Menü

14 Ocak 2012 Cumartesi

Bulls'un Başarısı Rose'dan Geçiyor



Geçtiğimiz sezon konuşulmaya başlanan ve özellikle Heat serisi ile tavan yapan bir söylem mevcut: “Derrick Rose Bulls’un başarılı olması için daha az şut kullanmalı ve arkadaşlarını daha fazla oyuna sokmalı.” Klasik oyun kurucu kalıbı ile baktığımızda yıllarca takımındaki diğer skorerlere pas yapmak yerine fazla şut kullanan oyun kurucuların takımlarına nasıl zarar verdiklerini gördük. Ancak ben benzer bir durumun Bulls için geçerli olmadığını, bunun da çeşitli sebeplerini olduğunu düşünüyordum. Bulls’un istisnasız her maçını izleyen biri olarak Rose’un yavaş başladığı, nispeten daha çok pası düşündüğü maçlarda takımın çok zorlandığını, aksine agresif başladığı ve daha çok top kullandığı maçları ise takımın genellikle kazandığını rahatlıkla görebiliyordum. Konuya bir de rakamların dilinden bakmaya ve istatistiklerin bu konuda neler söylediğine karar verdim.

İstatistiklere bakmadan önce tüm sezona bakmak yerine, kendimce elit olarak nitelendirebileceğim 8 takımla yapılan 22 normal sezon maçını ve play-off maçlarının tamamını incelemeye aldım. Böylelikle play-off atmosferinde geçen normal sezon maçları dışında kalan, farklı sebeplerle rotasyonun, şut dağılımının değiştiği maçların da yanıltıcı etkisi ortadan kalkmış oldu. Elit takım olarak Doğu’da Bulls’la konferans yarı finalini oluşturan Miami, Boston, Atlanta’yı ve ilk turda elenmesine rağmen normal sezonu 4. Bitiren Orlando’yu, Batı’da ise yine konferans yarı finali oynayan takımlardan Dallas, Los Angeles, Oklahoma City’i ve normal sezonun en iyi derecesini yapan San Antonio’yu seçtim. Batı’da konferans yarı finali oynayan Memphis’i ise gerçek başarıyı play-off’larda yakalamaları ve Bulls’un Memphis ile sadece normal sezon da karşılaşmış olması nedeniyle dışarıda bıraktım. Normal sezonda alınan galibiyetler için NSG, yenilgiler için NSY, play-off’larda alınan galibiyetler için POG ve yenilgiler için de POY kısaltmasını kullandım.

Bulls elit takımlara karşı oynadığı 22 maçın 15’ini kazanırken 7’sini kaybetti. Play-off’larda ise oynadığı 16 maçın 9’unu kazanırken 7’sini kaybetti. Derrick Rose normal sezonda 15 galibiyette 28,8 sayı ortalaması yakaladı. 7 yenilgideki sayı ortalaması ise 22,29. Play-off’larda ise 9 galibiyette 30,22 sayı, 7 yenilgide ise 23,14 sayı ortalaması tutturdu. Sayı ortalamasında kazanılan maçlardaki ciddi fark oldukça dikkat çekici. Asist ortalamaları ise NSG: 7,07, NSY: 7,29, POG: 7,33, POY: 8,14. Yine söylemin aksine Rose Bulls’un kazandığı maçlarda daha fazla asist yapmıyor. Aksine normal sezon’da 0,22, post season’da ise 0,85 asist daha az yapmış. Sayı ortalaması artıp asist ortalaması da az da olsa azalırken Bulls’un kazanıyor olması, söylemin tam da aksini gösteriyor.

Ancak Rose’un Bulls’un kazandığı maçlarda sayı ortalamasının artıyor olmasının takım için ne ifade ettiğini daha iyi anlayabilmek için bir başka veriye daha bakmaya karar verdim. Bulls’un attığı toplam sayı’da Rose’un sayılarının oranı. Bulls’un sayı ortlamaları NSG: 95,33 NSY: 90,71, POG: 97,77, POY: 85,71 olarak gerçekleşmiş.  Rose’un daha önce verdiğim sayı ortalamalarını toplam sayıya oranladığımızda ise ortaya çıkan rakamlar şöyle: NSG: %30,20, NSY: %24,57, POG: %30,90, POY: %26,99. Bu verilerin ortaya koyduğu şey şu: Bulls kazanırken Rose takımın toplam sayısının yaklaşık %30’unu atarken, bu oran %25’lerde kaldığında ise Bulls kaybediyor.

Derrick Rose’un bu sayı ortalamarını tuttururken kullandığı ve isabet bulduğu şut sayılarına baktığımız zaman ise enteresan bir tablo görüyoruz. Rose NSG’de ortalama  21,47 şut denemesinde 10,00 isabet bulurken, NSY’de ortalama 21,86 denemede 9,00 isabet bulabilmiş. Play off rakamları ise POG: 21,89 denemede 9,78 isabet, POY: 25,57 denemede 8, 71 isabet. Normal sezonda takım kazanırken de kaybederken de yaklaşık 21,5 şut kullanan Rose kazanılan maçlarda 1 fazla isabet bulabilmiş. Play-off’larda ise yenilgilerde şut denemesindeki 3,68’lik artış söylemi destekler gibi görünse de isabet ortalamalarındaki yaklaşık 1 isabetlik fark sorunun şut denemesinin artışından ziyade şut seçiminden ve Rose’un özellikle Heat serisinde maruz kaldığı iyi savunma neticesinde kullandığı aşırı zor şutlardan kaynaklanmakta. Zira Bulls’un kazandığı maçlarda Rose’un yaklaşık 10 isabet bulmuş olduğu görülüyor.

Bulls’un Rose’un iyi hücumuna ne kadar ihtiyaç duyduğunu gösterir bir başka veri ise Rose’un şut yüzdeleri: NSG: %46,68 NSY: %40,55, POG: %44,61, POY: %34,08. Rose’un isabet oranı özellikle play-off’larda kaybedilen maçlarda ciddi oranda düşmekte. Yüzdelere 3 sayılık atışları dışarıda bırakarak baktığımızda ise şut yüzdesi NSG: %49,7, NSY: %44,24, POG: %51,70, POY: %38,90 olarak gerçekleşmiş. Uzun mesafe atışlarını çıkardığımızda dahi Rose’un gerçek gücü olan iç saha isabetlerinde yüzde olarak da kazanılan maçlarla kaybedilen maçlar arasında ciddi fark olduğu ortada.

Rose’un agresif oyununun bir göstergesi olabilecek bir başka veri de serbest atış çizgisine gelme sayısı. Agresifçe potaya saldırdıkça, faul alarak çizgiye gelen Rose’un serbest atış deneme ortalamaları: NSG: 8,07, NSY: 4,29, POG: 10,33, POY: 5,86 olarak gerçekleşmiş. Bulls kazanırken Rose 8-10 FTA bandında gezerken, kaybettiği maçlarda bu sayı 4-6 denemede kalmış.  Bulls’un başarısı için Rose’un kendisinin de sıklıkla dile getirdiği gibi bolca çizgiye gelmesi, bunun için de potaya gitmesi gerekiyor.

Genel tabloya baktığımızda Rose’un kazanılan maçlarda söylendiği gibi daha az şut kullanarak takım arkadaşlarını oyuna sokmaya çalışmadığını, daha yüzdeli şut attığını ve daha çok çizgiye geldiğini ve takımına daha çok sayı kazandırdığını görüyoruz. Gerçekten de Rose ne kadar aktif olursa savunmanın üzerinde o kadar baskı kuruyor. Pota altına penetreleriyle hem çizgiye gelerek kolay sayılar kazandırıyor, hem de rakip uzunları faul problemine sokuyor. Aynı zamanda o penetreler git gide rakip savunmaların daha fazla kapanmalarına neden oluyor ve bu da Rose’un takım arkadaşlarına daha rahat şut imkanı sağlıyor. Deng, Brewer, Korver hepsi topu yere vurmadan, catch and shoot tipi oyuncular olduğu için Rose’un penetreleri sonrası çıkardığı paslar yüzdeli şutlar haline gelirken, aksine Rose’un dışarıdan attığı paslar top iyi dolaşmadığı müddetçe düşük yüzdeli şutlar olarak gidiyor potaya. Derrick potaya gittiğinde arkasına taktığı uzunların bıraktığı boş alanları dolduran Bulls uzunları top girmese bile hücum ribaundlarını topluyor ve bitiriyor. Bu belki asist olarak yazılmıyor ama asist kadar değerli olduğunu söylemek mümkün. İkinci şans sayıları Bulls’un başarısının önemli bir parçası ve bu konuda Rose’un penetrelerinin payı da büyük.

Rose ile maça henüz başında iyi başlayan takım psikolojik üstünlüğü ele geçirdiğinde daha iyi savunma yaparken hücumlar da daha verimli hale geliyor. Özellikle yan parçaların güven konusunda inişli çıkışlı halleri göz önüne alındığında Rose’un ipleri elinde tutmasının sayılarla ölçülemeyen faydaları da daha rahat anlaşılabilir. Ayrıca takımda Brewer ve Deng gibi iki önemli off the ball oyuncusu varken Rose’un agresif oyunu onların özellikle dip çizgiden yaptığı cut’ları daha etkili hale getiriyor. Uzunları da iyi pasör olan takımın bu avantajı sahaya yansıtabilmek için savunmada rotasyonun bozulmasına ihtiyacı var ve bu işi yapabilmek için Rose'un penetrelerinden daha iyi bir silahı yok takımın.

Söylemin aksine Bulls’un başarısı için Rose’un daha az şut kullanarak değil, agresif bir şekilde potaya saldırarak ve daha kaliteli şutlar kullanarak takımını başarıya ulaştıracağı ortada. Bu sezonun ilk iki maçında daha çok geri planda durarak arkadaşlarını oynatmak istedi Rose ancak Bulls Lakers’ı zorla yenerken Golden State’e ise yenilince, Kings maçı öncesi bunun işe yaramadığını anladığını ve bundan vazgeçeceğini söyledi. Zira doğru kararı verdiği ortada. Rose yapısı itibari ile ve aynı zamanda yanındaki diğer oyuncuların da yapısı itibari ile geri planda kalarak değil, aksine aktif olarak, savunmanın dengesini bozarak, savunmayı meşgul ederek arkadaşlarını daha fazla oyuna sokan bir oyuncu. Heat serisinde toptan çok çabuk vazgeçtiği için onu eleştirmemin temel sebebi de buydu. Rose ne kadar baskılı savunma görse de, ne kadar ikili sıkıştırmaya maruz kalsa da rakip savunmaları toptan kolaylıkla vazgeçerek ödüllendirecektir. Bu sezon bunun daha çok farkında olduğu bir gerçek ancak ne kadar uygulayabileceği ancak o günler geldiği zaman görebileceğiz.